Sezaryen Yara İzinin Daha Hızlı İyileşmesi İçin Bilmeniz Gerekenler

Sezaryen Ameliyatı İzi Nasıl İyileşir?

Anne olmak, dünyanın en mucizevi ve kutsal olaylarından biridir. 9 ay boyunca bebeğinizi karnınızda taşımak, doğum anında onunla ilk kez karşılaşmak… Herhalde tüm bunlar, dünyada yaşayabileceğiniz en benzersiz ve büyüleyici anlar olacak. Ancak bazen, gerek anne adayının kendi istediği ile gerekse tıbbi zorunluluklar nedeniyle sezaryen doğum yapmak durumunda kalınabilir. Sezaryen doğum yapacak olan kadınların en büyük endişesi ise ameliyattan sonra oluşan yara izleridir. Bu yazımızda; sezaryen sonrası dikiş izlerinin nasıl daha hızlı iyileştirilebileceğine değineceğiz.

Hamilelik Döneminde Vücudunuza İyi Bakın

Sezaryen ameliyatı izinin daha hızlı iyileşmesi ve keloidi önlemek için hamileyken hazırlıklara başlayabilirsiniz. Biz toplum olarak her ne kadar beslenmenin önemini kavrayamamış olsak da sağlıklı bir beslenme düzeninin engel olamayacağı hastalık veya problem neredeyse yok diyebiliriz. Bol bol protein tüketmek bu anlamda oldukça önemlidir. Ayrıca vücudu nemlendirmek için günde 2,5 litre su tüketmeye özen gösterilmelidir. Yara izlerinin hızlı iyileşmesinde etkili olacak bir diğer faktör de cildin kolajen ve elastin adlı iki protein üretiminin arttırılmasıdır. Bunu da bolca C vitamini tüketerek ve protein açısından zengin gıdalar ile beslenerek sağlayabilirsiniz.

Doğum Sonrası Bilinçsiz Bakım Yara İzinin Geç İyileşmesine Neden Olabilir

Sezaryen ameliyatı sonrasında bölgenin düzenli bakımı, enfeksiyon oluşmaması bakımından önemlidir. Ancak yanlış bakım, enfeksiyona davetiye çıkartabileceği gibi yara izinin iyileşmesini yavaşlatabilir. Bu nedenle doğumdan sonra doktorunuzun direktiflerine mutlaka uyun ve hekiminize haber vermeden herhangi bir losyon, krem vb. ürünler kullanmayın. Ameliyat sonrasında bölgenin ne zaman yıkanabileceğini, kaç gün kuru tutulması gerektiğini öğrenin. Eğer doktorunuz pansuman verdiyse, düzenli bir şekilde pansumanlarınızı yapın. Özellikle parfümlü duş jeli ve kozmetik kremlerden uzun bir süre olabildiğince kaçının.

Yarayı Uzun Bir Süre Kapalı Bırakmayın

Sezaryen doğum sonrasında, dört farklı katmandaki açıklıklara dikiş atılarak ameliyat sona erdirilir. Bu katmanlar sırayla; uterus, fasya, cilt altı ve cilt üstü şeklinde sıralanır. Eğer estetik dikiş yapıldıysa, dikişlerin yaklaşık 1 hafta içinde eriyeceği, ip kullanıldıysa yine doğumdan sonra dikişlerin 1 hafta sonra çıkartılacağı tahmin edilir. Bu süre içinde yara bölgesinin sürekli kapalı ve nemli kalması, iyileşmeyi biraz geciktirebilir. Bu nedenle yara kapanmaya başladıktan 1,2 gün sonra bölgenin ara ara açık bırakılması iyileşmenin hızlanmasına ve iz oluşumu ihtimalinin azaltılmasına yardımcı olabilir.

Yumuşak ve Pamuklu Giysiler Tercih Edin

İyileşme sürecinde yumuşak, hafif ve pamuklu kıyafetler giymeniz, iyileşme sürecinizi hızlandıracaktır. Aksine sert ve yapay kumaşlı kıyafetler, hem cildin hava alamamasına neden olur hem de yaraya sürterek bölgenin tahriş olmasına, dolayısıyla iz oluşma ihtimalinin artmasına sebebiyet verebilir.

Skar (Kesi İzi) Oluşumunu Etkileyen Faktörler

-Yaş ilerledikçe, ciltteki kolajen üretimi ve yağ dokusu azalır. Bu da yara izlerinin daha geç iyileşmesine ve izin daha belirgin olmasına sebep olabilir.

-Genetik faktör, skar izi oluşumda en önemli faktörlerden biridir. Aile üyelerinin skar oluşumuna yatkınlığı söz konusuysa, kişide de yara izi görülme olasılığı artar.

-Büyük ve derin kesiler yara izi bırakmaya daha eğilimlidir.

-Sigara, yaranın iyileşme sürecini uzatabileceğinden skar oluşma ihtimalini arttırır.

-Alkol, vücutta su kaybına neden olabileceğinden, dikiş izinin geç iyileşmesine neden olabilir. Dolayısıyla doğumdan sonra uzun bir süre, mümkünse hayatınız boyunca uzak durun.

-Doğumdan sonra yara yerinde oluşabilecek enfeksiyon, yaranın daha geç iyileşmesine ve skar oluşumuna sebebiyet verebilir. Bu sebeple doğumdan sonra yara bölgesini temiz ve kuru tutmak gerekir. Bu süre boyunca yara bölgesine kesinlikle ellemeyin, kaşımaya çalışmayın.

-Dikiş bölgesinin yaklaşık 6 ay boyunca direkt güneş ışığına maruz kalmaması gerekir. Aksi halde yara izi kalıcı olabilmektedir.

-Dikişli bölgenin gerdirilmesi, çekilmesi gibi basınç gerektiren eylemlerden kesinlikle uzak durmak gerekir. Bu eylemler hem yaranın geç iyileşmesine hem de iz kalmasına sebep olabilir.

Ameliyattan sonra size en doğru ve güvenilir bilgiyi verecek kişi, kesinlikle doğumunuzu gerçekleştiren doktordur. Yara izinizi geçirmek için çevrenizden duyduğunuz uygulamaları doktorunuza danışmadan asla uygulamamalısınız.